Yapay zeka tartışmaları aldı başını gidiyor. Bu tartışmalar temel bir korku etrafında şekilleniyor (bilimsel alanda bu tür bir korku yok, bilmeyende var). Bu korku yapay zekanın insanın sonunu getirecek olma ihtimali. Buna Terminatör korkusu da diyebiliriz çünkü insanların bu korku sırasında zihninde şekillenen imgeler çoğunlukla o filmden geliyor.
Bu korkulara ben de katılıyorum çünkü insanlık olarak teknolojiyi kullanma sicilimiz bozuk. Birbirimizi öldürmek için teknoloji geliştiren canlılarız ve bunun ne kadar büyük bir sorun olduğunu henüz anlayabilmiş değiliz. Yıkıcı teknolojilere harcadığımız para yapıcı teknolojilere harcadığımız paradan fazla.
Ancak bilmemekten kaynaklanan korkular kısmına biraz değinmek isterim. Yapay zeka konuşulurken kullanılan terminoloji bir hayli yanlış. Korkuların bir kısmı da burdan kaynaklanıyor. Öğrenen zeka ifadesi pek de doğru değil çünkü öğrenmek anlamak demektir. İçinde bulunduğumuz 2018 yılında anlamak hala sadece canlılara mahsus bir özellik. Yapay zeka diye adlandırılan şeyler ise canlı değiller. Burada canlılığın tanımıyla ilgili bir tartışmaya girmeyeceğim. Ben daha ziyade anlamak fiili üzerinde durmak istiyorum.
İnsan üretimi hiçbir cihaz, insanın henüz çözemediği özellikleri içeremez. İnsanın kendini ben olarak hissediyor olması bilimsel alanda henüz açıklanmış değildir. Bu nedenle, bizim ürettiğimiz, bizim programladığımız bir cihazın kendini ben olarak hissetmesi mümkün değildir. Bu yüzden de, benlik hissinin beraberinde getirdiği ve ancak benlik hissi sonucu mümkün olabilecek hırs, öfke, mutluluk, üzüntü, korku gibi duygular bu cihazlarda mümkün değildir. Bu cihazlar bunları görsel olarak taklit edebilirler ancak bu onların bir şey hissettikleri anlamına gelmez. Beş duyuya benzer alıcılara sahip olabilirler ve tekme attığınızda bağırabilirler ancak bu acı hissettikleri anlamına gelmez.
Bilim ve teknoloji alanında bugün geldiğimiz noktada, insanın maddeye karşılık gelmeyen yönünü bilimle açıklayabilmiş değiliz. Bedenimizdeki kimyasallarla olan ilişkimiz, bunların sorumlu olduğu duygu durumlarını hisseden insanın benlik hissine dair bir açıklama değildir. Mekanizmanın açıklanması benlik hissini açıklamaz.
Bu nedenle, gelecekte bir gün bir robot seri katil olursa bunun nedeni psikolojisi olmayacak. Bunun nedeni onu programlayan insanlığın bozukluğu ve hatası olacak. Bu nokta çok önemli çünkü bu kısım anlaşılmadığı için tartışmalar yanlış yönde sürüyor.
Dolayısıyla bugün geldiğimiz noktada korkulması gereken hala yapay zeka değil, insan. Yapay zekadan korkma, insandan kork!