Serbest piyasa aslında bir kelime oyunu

Serbest piyasanın işleyebilmesi için gerçek bir risk olması gerekiyor. Oysa şu anda A.B.D.’deki finans krizine bakarsak gerçek bir risk olmadığını görüyoruz. Serbest piyasa neyi gerektirir? Biri ya da birileri elindeki sermayeyi bir alanda yatırım yaparak değerlendirir. Finans sektöründe bu alan paranın ta kendisi olur. Eğer gerçek riskten söz ediyor olsaydık durumun şöyle olması gerekirdi: Birileri bankadan kredi alacak. Bu krediyi bir ev satın almak için kullanıyor. Bankanın buradaki riski nedir? Krediyi alan kişinin bunu geri ödeyememesidir. Banka satın alınan evi ipotek altına alıyor. Neden? Riski ortadan kaldırmak için. İşte riskin ortadan kalktığı an, serbest piyasanın bittiği andır.

İdeal bir serbest piyasada bankanın verdiği krediyi geri alabilmek için uygulayabileceği önlemler, tedbirler, yaptırımlar minimumda olmalı. Örneğin adamın biri ev almak için kredi kullandığında eğer hali hazırda başını sokacak bir evi varsa (bu kira da olabilir farketmez) o zaman banka adamın kendisinden çektiği krediyle satın aldığı eve el koyabilir. Ama eğer satın alınan ev o kişinin yaşayabileceği tek yerse banka o eve el koyamamalıdır. Eğer bankanın verdiği kredileri belli bir garanti altına almasına bir sınır getirirseniz o zaman gerçekten bir serbest piyasa olgusu yaşanır. Buradaki ideal serbest piyasanın faydası nedir? Banka dediğimiz kurum kredi vereceği kişiye ne kadar güveneceğini iyi hesap edecek, eğer parasını geri alamazsa devlet bankanın arkasında durmayacak ve onu kollamayacak. Bu durumda banka sadece gözünün kestirdiği kişiye kredi verecek.

Bugün ise durum farklı işliyor. Yani serbest piyasa sadece sözde serbest piyasa. Gerçekten risk yok çünkü risk gerçekleşmeye yüz tuttuğu anda devlet işe el atıyor, müdahale ediyor. Bu durumda kapitalist sistem olması gerektiği gibi işlemiyor. İdeal kapitalist sistemde varolan para işletilir. Buna itirazlar geleceğini biliyorum, yorumları okur gibi oluyorum: O zaman koskoca finans sistemi ne işe yarıyor, neden var diyeceksiniz. Ama ben de zaten tam olarak bunu soruyorum. Kapitalist bir sistemde finans piyasasının işi ne? Hani kapitalist sistemde parası olan iş yapacak, istihdam yaratacak ve ekonomik refahı garantileyecekti? Kapitalist sistem, adı üzerinde kapitale yani sermayeye dayalı sistem. Sen olmayan sermayeleri sağlamaya çalışmak üzere bir finans sistemi kurarsan ne olur? Sermayesi olmayan herkesin patron olma hakkı doğmaz mı? Doğar, ve doğuyor da zaten. Bugün başbakanımızın, cumhurbaşkanımızın çocuklarının 3 saniyede birer ticari deha kesilmelerinin nedeni de bu değil mi?

Nerede kaldı şimdi kapitalist sistem ve serbest piyasa?

Bu açıdan baktığımız zaman anlıyoruz ki kapitalist sistem ve serbest piyasa fiiliyatta aslında yoklar. Bu sadece bir ideal. Feminizm gibi, komünizm gibi. Pratikte işlemiyor. Pratikte işlemediği için finans kuruluşları var, devletin işe karışması var, vs.

Risk, gerçek risk olmadan serbest piyasadan ve kapitalist sistemden bahsedemeyiz.